Sinir Sıkışması
El
bileği seviyesinde Karpal ligament denen bağın altından geçen median sinirin
sıkışması ile ortaya çıkan klinik tablodur. Tuzak nöropatilerin yaklaşık %90’ını
el bileğinde meydana gelen sinir sıkışması olan karpal tünel sendromu
oluşturmaktadır. Kadın/erkek oranı 2:1 şeklindedir. Görülme sıklığı 25-30 yaş ve
40-60 yaş grubunda artmaktadır. Hangi el daha çok kullanılıyor ise o elde daha
sık olmaktadır. Yaş dağılımının genç grupta mesleğe bağlı olduğu düşünülürken,
yaşlı grupta hormonal faktörlere bağlı olduğu düşünülmektedir.
El bileğini
sık kullanan insanlarda (daktilo/bilgisayar kullanımı), el bileğinin travmaları
(kırık ve çıkıkları), şişmanlık, gebelik ve emzirme, menopoz, diyabet,
hipotiroidi, büyüme hormonunun yükselmesi, vitamin eksiklikleri, romatoid
artrit, aşırı çay kahve tüketimi ve yapısal olarak kanalı dar olanlarda
hastalığın görülme sıklığı artar. Ayrıca sinirlerin geçtikleri kanallarda yer
kaplayan başka lezyonların gelişmesi (kistler, tümörler yada damar anörizmaları
gibi) de sinire bası oluşmasına neden olabilir.
İlk üç parmaktaki ağrı ve
uyuşma en sık şikayettir. Özellikle sabahları olan ağrı, uyuşukluk, şişlik ve
hareket kısıtlılığı yakınmaları tipiktir. Eller sallandığında şikayetlerin
azalması erken dönemdeki hastalar için tipiktir. Sinire oluşan bası arttıkça
ellerde kuruluk ve soluklaşma, el bileği ve başparmakta kuvvetsizlik, elin
başparmak tarafındaki kaslarda erime gözlemlenir.
Tipik hikaye ile tanı
konulsa da mutlak elektro-fizyolojik çalışma (EMG) yaptırılarak tanının teyit
edilmesi gereklidir.
Tedavide amaç hastanın ek kısa zamanda gündelik
hayatına döndürülmesi olmalıdır. Erken dönemde anti enflamatuar ilaçlar ve el
bilek splintleri ile hastalara geçici süre yardımcı olup cerrahi öncesi zaman
kazandırılabilir. Cerrahi tedavide ise avuç içerisinden yapılan bir kaç
santimetrelik bir kesi ile girilerek sinirin sıkıştığı kanalın üzerini örten bağ
dokusu (fasya) kesilir ve sinir üzerindeki bası rahatlatılır.
Karpal
tünel sendromlu olgularda ameliyat sonrası başarı erken dönemde çok yüksektir.
Hasta ilk günden itibaren elindeki yakınmaların azaldığını hisseder. Güç kaybı
ve kas erimelerinde zaman içerisinde düzelme olması beklenir. Ancak çok ağır
derecede ve uzun süre basıya maruz kalan sinir dokusunda ağrı geçse de diğer
şikayetlerde düzelme olmayabilir. Hasta ameliyat sonrası yaklaşık bir aylık
dönemde elini normal olarak kullanmaya başlayabilir. Ameliyattan sonra
semptomlarda azalma 2-3 hafta içinde başlar. İnsizyon bölgesinde hassasiyet
birkaç hafta devam edebilir. 15 gün sonra dikişler alınır. Dikişler alındıktan
sonra fizik tedavi başlanır. Ağrı ve enflamasyonun giderilmesi ilk amaçtır.
Masaj tedavisi, hassasiyetin azaltılmasında ve skar dokusu gelişimini önlemede
faydalıdır. Karpal tünel içerisinde tendonların ve median sinirin rahat hareket
etmesini sağlayacak egzersizler verilir. İyileşme arttıkça el bileği, el ve
önkol kaslarını güçlendirmeye yönelik egzersizlere başlanılacaktır.
İki
elin de etkilendiği hastalarda EMG sonuçlarına bakılarak en çok etkilenen
tarafın önce, daha az etkilenen tarafın daha sonra ameliyat edilmesi tercih
edilmeli, aynı anda iki elin birden ameliyatından kaçınılmalıdır...